Ey, azize şerh düştüm düşeli aşka
Şerbet misali içtiğim gözlerinde saklı
Ah, ay yüzlü sevgili
Bir başka aşkın fıtratı değildir bu
Fıkra mahiyetinde coşan yüreğimin dökülen kumu
Diş dişe değil düş düşe geçmişken
Metruk hecelerin de izdivacı
Ve o saydam ve o seyyah gönlün kubbesi
Bir b/aşka düştüm düşeli
Sehven yenik addedilsem de
Sevecen yüreğimin kibirli kumrusu
Evet, sensin sen naftalin kokulu mazimin üstüne
Örtülü aşkın
Kâh vecizesi
Kâh naziresi
Gönül bağım gönül dağım gönül yangınım
Köpüren denizin ve de ölümün
Beni çağıran nukutu
Öncemsin ve de sonram
Bense anda saklı bir derviş
Geviş getiren sözcüklerin de münazara ettiği
Yürekle özdeş
Sevgiyle kardeş
Bilinmezin kanayan kanadında
Bilindik ne varsa
Mademki dünde kaldı yorgunluğun tortusu
Ve işte şehla düşlerim
Ve işte şaibeli sevgilerin önem
Arz etmediği bu masum aşkın
Deryalara tekabül eden
Çağrısından sökün ettim edeli
Yoksa bir v/eda türküsü mü belledin?
Yazmaya durduğum her şiirin
Hicranında kök saldım salalı
Lalası ruhun
Lebiderya tutkumun
Mühründe kayıtlı o nur dolu
Yüreğinden yolum geçti geçeli
Ve işte tutuşan narım
Nazenin varlığında uyuya kalanım
Bazen sessiz
Bazen şeşi beş
Bazense en serkeş
Duygunun tütsüsü
Yangın öncesi
Serildiğim hazanın
Büyüsü ve işte ruhumun da iz düşümü
Kalben yenik
Manen asla olmadığım kadar savruk
Külyutmaz yetilerinde aşk meleğinin
Yoksa suda kaybolan bir obruk misali
Süzgün ve seyyah duyguların deştiği
Yaramın öncesi
Yâdında dünün
Yakardığım Rabbin sönmeyen meşalesi
Ve işte
Ve ansızın
Ve de nokta özürlü bir kelamdan mı duymaktır son arzun?
Aşka hatim indirdiğim
Özlemin nemi öznemin gizi
Seyyah sözcüklerinse alın teri
Ve sen, azize
Yeter ki aziz ol iki cihanda
Ne mahşeri kalabalığı sunsun sana Rabbim
Ne de yan cehennem ateşiyle
İnancım o ki:
Cennetin yegâne yolcusu
Sensin sen
Ve zifiri karanlığı da delen
Aşkın hikmeti
Aşkın ümmeti
Sen çok yaşa azize…
MAGAZİN
1 gün önceTEKNOLOJİ
2 gün önceMAGAZİN
3 gün önceEKONOMİ
5 gün önceGÜNDEM
5 gün önceMAGAZİN
6 gün önceSPOR
6 gün önce